20 Nisan 2010 Salı

Domates Ekim Ayı !

Herşey pazarcıların beni kazıklamasıyla başladı :) Gerçi kazıklandığımı ben anlamadım, Murat anladı ama olsun neticede anladık. Olaylar şöyle gelişti:
Biz her cumartesi sebzelerimizi almak için pazara çıkıyorduk Murat'la. (Bu arada herkese tavsiye ederim çünkü pazardan aldığınız sebzelerle taze ne demekmiş anlıyorsunuz.) Neyse bir cumartesi sabahı daha, biz düştük pazar yoluna. Her zaman aldığım, artık beni tanıyan pazarcı kardeşlerim var, ben dosdoğru onların tezgahlarına gidiyorum, başlıyorum seçmeye. Neyse tarttırıyorum aldığımı, e tabii pazarlıksız olmaz bu işler.
Onlar da bana alıştıklarından indirim yapıyorlar, ya da ben öyle zannediyorum! O gün Murat dedi ki; Sezin bunlar zaten sana indirim yaptık dedikleri fiyattan satıyorlar herkese, sana önce fiyatı fazla söylüyorlar!!!

Ben tabi yıkıldım :) Adama dedim ki, kendi domatesimi yetiştireceğim ve sana muhtaç olmayacağım.
Adam bana demez mi, abla yetiştir getir beraber satalım!!!

O hafta domates tohumu aldım, bir süre bekleyip ektim (bu arada uzun süredir manavdan alış-veriş yapıyoruz :). Bugün yetişen domates fidelerimi şaşırtacağım yani başka saksılara ekeceğim. Ustam olan anneannem eşliğinde!

Artık olursa domateslerim, fotoğrafını çeker koyarım bloguma :)

2 yorum:

Ömer Sarı dedi ki...

Stajını tamamladıktan sonra (Domateslerin tadına baktıktan sonra) seneye tarlaya ekim'e beklerim

Sezin dedi ki...

Hiç kuşkunuz olmasın, önce bir görelim de domatesleri :)